Vâkıa Suresi - 88-95 . Ayet Tefsiri
Ayet
-
فَاَمَّٓا اِنْ كَانَ مِنَ الْمُقَرَّبٖينَۙ
﴿٨٨﴾
-
فَرَوْحٌ وَرَيْحَانٌ وَجَنَّتُ نَعٖيمٍ
﴿٨٩﴾
-
وَاَمَّٓا اِنْ كَانَ مِنْ اَصْحَابِ الْيَمٖينِۙ
﴿٩٠﴾
-
فَسَلَامٌ لَكَ مِنْ اَصْحَابِ الْيَمٖينِ
﴿٩١﴾
-
وَاَمَّٓا اِنْ كَانَ مِنَ الْمُكَذِّبٖينَ الضَّٓالّٖينَۙ
﴿٩٢﴾
-
فَنُزُلٌ مِنْ حَمٖيمٍۙ
﴿٩٣﴾
-
وَتَصْلِيَةُ جَحٖيمٍۙ
﴿٩٤﴾
-
اِنَّ هٰذَا لَهُوَ حَقُّ الْيَقٖينِۚ
﴿٩٥﴾
Meal (Kur'an Yolu)
﴾88﴿
Şayet o, Allah’a yakın olanlardan ise; ﴾89﴿
Ona huzur, güzel nasip ve nimetlerle dolu cennet vardır. ﴾90-91﴿
Eğer amel defteri sağından verilenlerden ise, (ona şöyle denir:) “Selâm sana ey hakkın ve erdemin yanında olmuş kişi!” ﴾92﴿
Ama yoldan sapmış inkârcılardan ise; ﴾93-94﴿
Onu da kaynar sudan bir ziyafet ve atılacağı cehennem ateşi beklemektedir! ﴾95﴿
Şüphesiz bu kesin gerçeğin ta kendisidir. Tefsir (Kur'an Yolu)
Ölüm gerçeğinin ardından gelecek bir gerçek daha var ki o da sûrenin başında belirtildiği şekilde herkesin bu dünyada yaptıklarına göre bir gruplandırmaya tâb^ tutulup ona uygun muamele göreceğidir. 95. âyette geçen “hakku’l-yak^n” tamlaması konusunda değişik açıklamalar yapılmıştır. Esasen aynı mânaya gelen bu iki kelimenin pekiştirme amacıyla birbirine izâfet yapıldığı anlaşılmaktadır (bk. İbn Atıyye, V, 254-255; Râzî, XXIX, 203-204); bu sebeple meâlde “gerçeğin ta kendisi” şeklinde karşılanmıştır (ayrıca bk. Âl-i İmrân 3/18).
Kaynak : Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 5 Sayfa: 231