Ayet
-
مَنْ كَانَ يُرٖيدُ الْحَيٰوةَ الدُّنْيَا وَزٖينَتَهَا نُوَفِّ اِلَيْهِمْ اَعْمَالَهُمْ فٖيهَا وَهُمْ فٖيهَا لَا يُبْخَسُونَ
﴿١٥﴾
-
اُو۬لٰٓئِكَ الَّذٖينَ لَيْسَ لَهُمْ فِي الْاٰخِرَةِ اِلَّا النَّارُؗ وَحَبِطَ مَا صَنَعُوا فٖيهَا وَبَاطِلٌ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ
﴿١٦﴾
Meal (Kur'an Yolu)
Tefsir (Kur'an Yolu)
Allah Teâlâ –mümin olsun, kâfir olsun– insanların çalışmalarını karşılıksız bırakmaz. İnsanlar Allah’ın kendilerine lutfettiği yeteneklerini hangi alanda çalıştırıp geliştirirlerse Allah da o alanda çalışmalarının karşılığını verir. Nitekim Âl-i İmrân sûresinin 145. âyetinde, “Kim dünya nimetini isterse ondan kendisine veririz; kim âhiret nimetini isterse ona da ondan veririz; ve şükredenleri ödüllendireceğiz” buyurularak insanların emek ve dileklerinin zayi olmayacağı, yaptıklarının karşılığını dünyada ve âhirette alacakları bildirilmektedir. Ancak bu âyetlerden anlaşıldığına göre âhirete inanmayıp sadece dünya hayatını, onun zevklerini, sağlık, güven, bol rızık, nüfuz ve benzeri nimetlerini, ziynetini ve debdebesini isteyip de yeteneklerini yalnız bu yönde kullanan kimselere, Allah emeklerinin karşılığını dünyada eksiksiz olarak verecektir; fakat bunun âhirete faydası olmadığı için orada elde edecekleri sadece cehennem ateşidir, zira bunlar âhirete inanmamış ve oraya hazırlık yapmamışlardır. Bu durumda sadece dünya hayatı için yaptıkları çalışmalar, yatırım ve üretimler âhirette hiçbir değer ifade etmez. Âhireti hiçbir şekilde hesaba katmadan ne pahasına olursa olsun yalnızca dünya nimetlerini elde etmek için çalıştıklarından dolayı nasipleri sadece ateş olacaktır.
Kaynak : Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 3 Sayfa: 156-157