Ayet
-
وَتَرَى الْمُجْرِمٖينَ يَوْمَئِذٍ مُقَرَّنٖينَ فِي الْاَصْفَادِۚ
﴿٤٩﴾
-
سَرَابٖيلُهُمْ مِنْ قَطِرَانٍ وَتَغْشٰى وُجُوهَهُمُ النَّارُۙ
﴿٥٠﴾
Meal (Kur'an Yolu)
Tefsir (Kur'an Yolu)
Bu âyetlerin lafzî anlamına göre o gün suçlular, katrandan giysiler içerisinde, zincirlere vurulmuş, yüzlerini ateş bürümüş olarak Allah’ın huzuruna çıkarılacaklar. Ancak bir yoruma göre 49. âyet, suçluların kendi kötü eylem ve temayüllerini, öte dünyada topluca içine düşecekleri genel umutsuzluğu anlatan bir mecazdır. 50. âyet de hesap gününde günahkâr ruhları kaplayacak olan anlatılamaz acıları, insanı dondurucu korkuları dile getiren temsilî bir ifadedir (Râzî, XIX, 148-149; Elmalılı, V, 3034, Esed, II, 512). Kıyametin kopması, insanların Allah’ın huzurunda toplanmaları ve suçluların âyette tasvir edildiği şekilde Allah’ın huzuruna getirilmeleri, Allah’ın herkese dünyada yaptığı iyi işlerin karşılığında mükâfat, kötü işlerin karşılığında ise ceza vermesi içindir; Allah’ın ilmi her şeyi kuşatmış olduğu için kimin ne yaptığını bilir, hiçbir şey O’nun bilgisi dışında kalmaz, kimsenin yardımına ihtiyaç duymaksızın hepsinin hesabını anında görür, O’nun hesabı çabuktur.
Kaynak : Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 3 Sayfa: 327