Ayet
-
وَمِنْ اٰيَاتِهٖ يُرٖيكُمُ الْبَرْقَ خَوْفاً وَطَمَعاً وَيُنَزِّلُ مِنَ السَّمَٓاءِ مَٓاءً فَيُحْـيٖ بِهِ الْاَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَاؕ اِنَّ فٖي ذٰلِكَ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَعْقِلُونَ
﴿٢٤﴾
Meal (Kur'an Yolu)
Tefsir (Kur'an Yolu)
Aynı olay ile iki zıt etkinin oluşturulması örneğine yer verilen 24. âyette şimşek hem korku hem de ümit kaynağı olarak nitelenmiştir. Bunu iki farklı açıdan yorumlamak mümkündür. Bir bakışa göre korku veren şimşek, ümitlendiren ise onun akabinden gelmesi beklenen yağmurdur. Şimşeğin korku vermesi de yıldırım düşme endişesine yol açması veya yağmur yağacakmış gibi görünüp yağmaması şeklinde açıklanmıştır. Diğer bir açıdan bakıldığında, burada korku ve ümidin asıl sebebi yağmur olup şimşek onun habercisidir: Yolcular ve güneşe bağlı üretim yapanlar gibi kimi insanlar yağmur yağmasından endişe ederken, kimileri de onu dört gözle bekler; dolayısıyla şimşeğin görülmesi bazıları için korku, bazıları için de sevinç ve ümit kaynağı olur (Zemahşerî, III, 201). İslâm âlimleri, Allah’ın mutlak gücüne ve engin rahmetine iman eden bir kimsenin, dünyadaki beklentileri konusunda olduğu gibi Allah’ın azabına uğrama veya rahmetine nâil olma konusunda da korku ve ümit arasında bulunmayı öğütleyen âyet ve hadislerden hareketle havf ve recâ terimlerini geliştirmiş ve İslâm tasavvufunda bu terimler üzerinde geniş bir biçimde durulmuştur. Hayata ve geleceğe bakışını bu anlayış üzerine kuran bir mümin, o ana kadarki maddî ve mânevî durumu ne olursa olsun, bir yandan kendini garantili bir konumda görmeyip sınav bilincini korur ve ödevlerini yerine getirmeye özen gösterir, diğer yandan da asla gelecekten ve Allah’ın rahmetinden ümidini kesmez (bu konuda ayrıca bk. Hicr 15/49-50).
Kaynak : Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 4 Sayfa: 306