Ayet
-
وَيَقُولُونَ مَتٰى هٰذَا الْوَعْدُ اِنْ كُنْتُمْ صَادِقٖينَ
﴿٢٥﴾
-
قُلْ اِنَّمَا الْعِلْمُ عِنْدَ اللّٰهِࣕ وَاِنَّمَٓا اَنَا۬ نَذٖيرٌ مُبٖينٌ
﴿٢٦﴾
-
فَلَمَّا رَاَوْهُ زُلْفَةً سٖٓيـَٔتْ وُجُوهُ الَّذٖينَ كَفَرُوا وَقٖيلَ هٰذَا الَّذٖي كُنْتُمْ بِهٖ تَدَّعُونَ
﴿٢٧﴾
Meal (Kur'an Yolu)
Tefsir (Kur'an Yolu)
Bir önceki âyette insanların kıyamet gününde Allah’ın huzurunda toplanacakları haber verilince inkârcılar öğrenmek için değil, Hz. Peygamber’le alay etmek maksadıyla bu olayın ne zaman gerçekleşeceğini sormuşlardı. Devamındaki âyette bu soruya Hz. Peygamber’in nasıl cevap vermesi gerektiği bildirilmektedir. 27. âyette de inkârcıların âhirette azabı gördüklerindeki halleri anlatılmakta, inanmadıkları âhiret azabını ve kıyametin korkunç olaylarını yakından gördükleri zaman yüzlerinde meydana gelen üzüntü belirtileri ve psikolojik çöküntü tasvir edilmekte veya –bizim tercih ettiğimiz meâle göre– inkârcıların yüzlerinin kara çıkacağı ve mahcup olacakları bildirilmektedir. İşte inkârcılar, dünyada inkâr ettikleri ve alay ederek gelmesini istedikleri azabın bu azap olduğunu ya kendi aralarında konuşurlar veya melekler tarafından onlara söylenir.
Kaynak :