Kur'an ,Meal ve Tefsir Okuma Alanı. Seslendirmek istediğiniz ayetin üzerine çift tıklayınız.

Kasas Suresi

394
20 . Cüz
71-73
Ayet
قُلْ اَرَاَيْتُمْ اِنْ جَعَلَ اللّٰهُ عَلَيْكُمُ الَّيْلَ سَرْمَداً اِلٰى يَوْمِ الْقِيٰمَةِ مَنْ اِلٰهٌ غَيْرُ اللّٰهِ يَأْتٖيكُمْ بِضِيَٓاءٍؕ اَفَلَا تَسْمَعُونَ
٧١
قُلْ اَرَاَيْتُمْ اِنْ جَعَلَ اللّٰهُ عَلَيْكُمُ النَّهَارَ سَرْمَداً اِلٰى يَوْمِ الْقِيٰمَةِ مَنْ اِلٰهٌ غَيْرُ اللّٰهِ يَأْتٖيكُمْ بِلَيْلٍ تَسْكُنُونَ فٖيهِؕ اَفَلَا تُبْصِرُونَ
٧٢
وَمِنْ رَحْمَتِهٖ جَعَلَ لَكُمُ الَّيْلَ وَالنَّهَارَ لِتَسْكُنُوا فٖيهِ وَلِتَبْتَغُوا مِنْ فَضْلِهٖ وَلَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ
٧٣
Meal
De ki: "Ne dersiniz? Allah, üzerinize geceyi kıyamete kadar sürekli kılsaydı, Allah'tan başka hangi ilah size bir aydınlık getirir? Hâlâ duymayacak mısınız?" 71﴿ De ki: "Ne dersiniz? Allah, üzerinize gündüzü kıyamete kadar sürekli kılsaydı, Allah'tan başka hangi ilah size içinde dinleneceğiniz bir gece getirebilir? Hâlâ görmeyecek misiniz?" 72﴿ Allah, rahmetinden ötürü geceyi içinde dinlenesiniz; gündüzü de, lütfundan isteyesiniz ve şükredesiniz diye sizin için yarattı. 73﴿

Tefsir

Evrendeki düzen amaca uygunluk bakımından olabileceklerin en mükemmelidir. Bunun tesadüfen olması ihtimali aklen mümkün değildir. Düzenin bozulmadan devam etmesi de tek kudret elinden çıktığını, tek iradeye tâbi olduğunu göstermektedir.

Dipnot

Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 4 Sayfa: 243
74-75
Ayet
وَيَوْمَ يُنَادٖيهِمْ فَيَقُولُ اَيْنَ شُرَكَٓاءِيَ الَّذٖينَ كُنْتُمْ تَزْعُمُونَ
٧٤
وَنَزَعْنَا مِنْ كُلِّ اُمَّةٍ شَهٖيداً فَقُلْنَا هَاتُوا بُرْهَانَكُمْ فَعَلِمُٓوا اَنَّ الْحَقَّ لِلّٰهِ وَضَلَّ عَنْهُمْ مَا كَانُوا يَفْتَرُونَࣖ
٧٥
Meal
Allah'ın, onlara seslenerek, "Hani benim, var olduğunu iddia ettiğiniz ortaklarım"? diyeceği günü hatırla. 74﴿ Her ümmetten bir şahit çıkarırız ve (kafirlere), "Kesin delilinizi getirin" deriz. Onlar da gerçeğin Allah'a ait olduğunu bilirler ve (Allah'a ortak diye) uydurdukları şeyler kendilerini yüzüstü bırakıp kaybolup gitmişlerdir. 75﴿

Tefsir

Bu soru, yukarıda 62. âyette geçen sorunun aynıdır (cevabı hakkında bilgi için bk. 62-64. âyetler). Sorunun burada tekrar edilmesi, günahkârların dünyadaki tutumlarını aklen hiçbir şekilde haklı gösterebilecek durumda olmadıklarını vurgulamak içindir. Nitekim bir sonraki âyette de bu hususa dikkat çekilmektedir.

Müfessirlere göre 75. âyette her ümmetten çıkarılacağı bildirilen şahitten maksat peygamberlerdir (Taberî, XX, 104; Şevkânî, IV, 178; İbn Âşûr, XX, 173). Yüce Allah, bütün insanları mahşerde bir araya topladığında her milletin peygamberini çağırıp kendisinden o millete vaktiyle Allah’ın emir ve yasaklarını tebliğ edip etmediğini, tebliğ ettiyse nasıl cevap verdiklerini soracak ve onlar hakkında tanıklık etmesini isteyecektir; Hz. Muhammed de kendi ümmeti hakkında tanıklık edecektir (bk. Nisâ 4/41).

Allah’tan başka tanrıların var olduğunu iddia edenlere, “Kesin delilinizi getirin!” denilerek iddialarını ispatlamaları istenecektir. Bunu ispatlamaları mümkün olmadığı için cevap veremeyeceklerdir. Dünyada iken bâtıl bir inançla kendilerine şefaat edeceğine inandıkları düzmece tanrıları da ortalıkta gözükmeyecek; nihayet “hakikatin Allah’a mahsus olduğu”, yani yalnız O’nun hakkında “gerçek var olandır” denebileceği, putperestlerin gerçek sayıp tanrı diye niteledikleri nesnelerin ise hakikatte uydurma şeylerden ibaret bulunduğu herkes için ayan beyan ortaya çıkacaktır.

Dipnot

Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 4 Sayfa: 243
76-77
Ayet
اِنَّ قَارُونَ كَانَ مِنْ قَوْمِ مُوسٰى فَبَغٰى عَلَيْهِمْࣕ وَاٰتَيْنَاهُ مِنَ الْكُنُوزِ مَٓا اِنَّ مَفَاتِحَهُ لَتَنُٓوأُ بِالْعُصْبَةِ اُو۬لِي الْقُوَّةِࣗ اِذْ قَالَ لَهُ قَوْمُهُ لَا تَفْرَحْ اِنَّ اللّٰهَ لَا يُحِبُّ الْفَرِحٖينَ
٧٦
وَابْتَغِ فٖيمَٓا اٰتٰيكَ اللّٰهُ الدَّارَ الْاٰخِرَةَ وَلَا تَنْسَ نَصٖيبَكَ مِنَ الدُّنْيَا وَاَحْسِنْ كَمَٓا اَحْسَنَ اللّٰهُ اِلَيْكَ وَلَا تَبْغِ الْفَسَادَ فِي الْاَرْضِؕ اِنَّ اللّٰهَ لَا يُحِبُّ الْمُفْسِدٖينَ
٧٧
Meal
Şüphesiz Kârûn, Mûsâ'nın kavmindendi. Onlara karşı azgınlık etti. Biz ona, anahtarlarını (bile taşımak) güçlü bir topluluğa ağır gelecek hazineler verdik. Hani, kavmi kendisine şöyle demişti: "Böbürlenme! Çünkü Allah böbürlenip şımaranları sevmez." 76﴿ "Allah'ın sana verdiği şeylerde ahiret yurdunu ara. Dünyadan da nasibini unutma. Allah'ın sana iyilik yaptığı gibi sen de iyilik yap ve yeryüzünde bozgunculuk isteme. Çünkü Allah bozguncuları sevmez." 77﴿

Tefsir

Tefsirlerde Karun, Hz. Mûsâ’nın amcasının oğlu ve Firavun’un yüksek seviyede bir görevlisi olarak tanıtılmakta, İsrâiloğulları’na karşı zalimlik ve taşkınlık ettiği rivayet edilmektedir. Hz. Mûsâ’ya önce iman etmiş, fakat daha sonra hırsı ve kıskançlığı yüzünden ona karşı çıkmıştır. Rivayete göre İsrâiloğulları içinde dinî mâlûmatı en geniş olan kimseydi. İlmi ve servetiyle övünür, soydaşlarına karşı büyüklük taslardı. Ne var ki inançsızlığı, kibir ve gururu yüzünden helâk olup gitmiştir (Taberî, XX, 105-106; Şevkânî, IV, 179; İbn Âşûr, XX, 175; Karun’un topluma karşı baskıcı tutumu hakkında ayrıca bk. Ankebût 29/39-40). “Ekip” diye çevirdiğimiz usbe kelimesi, on yahut daha çok (kırka kadar) kişiden oluşan, birbirine sıkı sıkıya bağlı güçlü bir cemaat” anlamına gelmektedir (İbn Âşûr, XII, 222). Burada kinaye yoluyla Karun’un servetinin çokluğu ifade edilmektedir.

77. âyetteki öğüt, Allah’a ve peygamberine iman ederek aydınlanmış müminlerin öğüdüdür. Dünyadan nasibin unutulmaması iki şekilde anlaşılabilir: a) Asıl amaç âhiret yurdunu kazanmaktır, ancak dünya nimetlerinden de meşru şekilde yararlanmak gerekir. b) Bağlama daha uygun olan açıklama ise şöyledir: Dünya hayatı, ebedî âlemdeki hayata göre çok kısadır; kul bunu unutup dünya ebedî imiş gibi kendini ona kaptırmamalı, dünyasını âhireti için değerlendirmelidir.

Dipnot

Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 4 Sayfa: 245-246