Kur'an ,Meal ve Tefsir Okuma Alanı. Seslendirmek istediğiniz ayetin üzerine çift tıklayınız.
Mücâdele Suresi
542
28 . Cüz

Mücâdele Suresi

Medine döneminde inmiştir. 22 âyettir. Sûre, adını ilk âyette sözü edilen olaydan almıştır. “Mücâdele”, münakaşa etmek, tartışmak demektir. Bir adamın “zıhâr” yaptığı karısı, Hz. Peygambere gelerek onu şikâyet etmiş ve Hz. Peygamberle de tartışmıştı. Sûrede başlıca, zıhar, zıhar keffareti gibi bazı dînî hükümler ile birtakım görgü kuralları ve mü’minlerin inanmayanlara karşı takınmaları gereken tavır konu edilmektedir.
Rahmân ve Rahîm olan Allah´ın adıyla

Meal 1

Kocası hakkında seninle tartışan ve Allah'a şikâyette bulunan kadının sözünü Allah işitmiştir. Allah, sizin konuşmanızı işitir. Çünkü Allah işitendir, bilendir. 1﴿

Meal 2

İçinizden zıhâr yapanların kadınları, onların anaları değildir. Onların anaları ancak kendilerini doğuran kadınlardır. Şüphesiz onlar çirkin bir laf ve yalan söylüyorlar. Kuşkusuz Allah, affedicidir, bağışlayıcıdır. 2﴿

Meal 3

Kadınlardan zıhâr ile ayrılmak isteyip de sonra söylediklerinden dönenlerin karılarıyla temas etmeden önce bir köleyi hürriyete kavuşturmaları gerekir. Size öğütlenen budur. Allah, yaptıklarınızdan haberi olandır. 3﴿

Meal 4

(Buna imkân) bulamayan kimse, hanımıyla temas etmeden önce ardarda iki ay oruç tutar. Buna da gücü yetmeyen, altmış fakiri doyurur. Bu (hafifletme), Allah'a ve Resûlüne inanmanızdan dolayıdır. Bunlar Allah'ın hükümleridir. Kâfirler için acı bir azap vardır. 4﴿

Meal 5

Allah'a ve Resûlüne karşı gelenler, kendilerinden öncekilerin alçaltıldığı gibi alçaltılacaklardır. Biz apaçık âyetler indirmişizdir. Kâfirler için küçük düşürücü bir azap vardır. 5﴿

Meal 6

O gün Allah onların hepsini diriltecek ve yaptıklarını kendilerine haber verecektir. Allah onları bir bir saymıştır. Onlar ise unutmuşlardır. Allah her şeye şahittir. 6﴿
الجزء ۲۸
٥٤۲
سُورَةُ الْمُجَادَلَةِ
سُورَةُ الْمُجَادَلَةِ
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
قَدْ سَمِعَ اللّٰهُ قَوْلَ الَّتٖي تُجَادِلُكَ فٖي زَوْجِهَا وَتَشْتَكٖٓي اِلَى اللّٰهِࣗ وَاللّٰهُ يَسْمَعُ تَحَاوُرَكُمَاؕ اِنَّ اللّٰهَ سَمٖيعٌ بَصٖيرٌ
١
اَلَّذٖينَ يُظَاهِرُونَ مِنْكُمْ مِنْ نِسَٓائِهِمْ مَا هُنَّ اُمَّهَاتِهِمْؕ اِنْ اُمَّهَاتُهُمْ اِلَّا الّٰٓئٖ وَلَدْنَهُمْؕ وَاِنَّهُمْ لَيَقُولُونَ مُنْكَراً مِنَ الْقَوْلِ وَزُوراًؕ وَاِنَّ اللّٰهَ لَعَفُوٌّ غَفُورٌ
٢
وَالَّذٖينَ يُظَاهِرُونَ مِنْ نِسَٓائِهِمْ ثُمَّ يَعُودُونَ لِمَا قَالُوا فَـتَحْرٖيرُ رَقَـبَةٍ مِنْ قَبْلِ اَنْ يَتَمَٓاسَّاؕ ذٰلِكُمْ تُوعَظُونَ بِهٖؕ وَاللّٰهُ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبٖيرٌ
٣
فَمَنْ لَمْ يَجِدْ فَصِيَامُ شَهْرَيْنِ مُتَتَابِعَيْنِ مِنْ قَبْلِ اَنْ يَتَمَٓاسَّاۚ فَمَنْ لَمْ يَسْتَطِعْ فَاِطْعَامُ سِتّٖينَ مِسْكٖيناًؕ ذٰلِكَ لِتُؤْمِنُوا بِاللّٰهِ وَرَسُولِهٖؕ وَتِلْكَ حُدُودُ اللّٰهِؕ وَلِلْكَافِرٖينَ عَذَابٌ اَلٖيمٌ
٤
اِنَّ الَّذٖينَ يُحَٓادُّونَ اللّٰهَ وَرَسُولَهُ كُبِتُوا كَمَا كُبِتَ الَّذٖينَ مِنْ قَبْلِهِمْ وَقَدْ اَنْزَلْـنَٓا اٰيَاتٍ بَيِّنَاتٍؕ وَلِلْكَافِرٖينَ عَذَابٌ مُهٖينٌۚ
٥
يَوْمَ يَبْعَثُهُمُ اللّٰهُ جَمٖيعاً فَيُنَبِّئُهُمْ بِمَا عَمِلُواؕ اَحْصٰيهُ اللّٰهُ وَنَسُوهُؕ وَاللّٰهُ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ شَهٖيدٌࣖ
٦