KUR'AN-I KERİM | 585. Sayfa

Abese Suresi

Mekke döneminde inmiştir. 42 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “abese” fiilindenalmıştır. “Abese”, “yüzünü ekşitti” demektir. Sûrede başlıca, itikat, peygamberlik,Allah’ın kudreti ve kıyamet hâlleri konu edilmektedir

Rahmân ve Rahîm olan Allah´ın adıyla

1 . Ayet

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

عَبَسَ وَتَوَلّٰىۙ

2 . Ayet

اَنْ جَٓاءَهُ الْاَعْمٰىؕ

1-2 . Meal

Kendisine o âmâ geldi diye Peygamber yüzünü ekşitti ve öteye döndü. ﴾1-2﴿

3 . Ayet

وَمَا يُدْرٖيكَ لَعَلَّهُ يَزَّكّٰىۙ

3 . Meal

(Ey Muhammed!) Ne bilirsin, belki de o arınacak, ﴾3﴿

4 . Ayet

اَوْ يَذَّكَّرُ فَتَنْفَعَهُ الذِّ كْرٰىؕ

4 . Meal

Yahut öğüt alacak da bu öğüt kendisine fayda verecek. ﴾4﴿

5 . Ayet

اَمَّا مَنِ اسْتَغْنٰىۙ

5 . Meal

Kendini muhtaç hissetmeyene gelince; ﴾5﴿

6 . Ayet

فَاَنْتَ لَهُ تَصَدّٰىؕ

6 . Meal

Sen, ona yöneliyorsun. ﴾6﴿

7 . Ayet

وَمَا عَلَيْكَ اَلَّا يَزَّكّٰىؕ

7 . Meal

(İstemiyorsa) onun arınmamasından sana ne! ﴾7﴿

8 . Ayet

وَاَمَّا مَنْ جَٓاءَكَ يَسْعٰىۙ

9 . Ayet

وَهُوَ يَخْشٰىۙ

10 . Ayet

فَاَنْتَ عَنْهُ تَلَهّٰىۚ

١٠

8-10 . Meal

Allah'a karşı derin bir saygıyla korku içinde koşarak sana geleni ise bırakıp, ona aldırmıyorsun. ﴾8-10﴿

11 . Ayet

كَلَّٓا اِنَّهَا تَذْكِرَةٌۚ

١١

11 . Meal

Hayır, böyle yapma! Çünkü bu (Kur'an) bir öğüttür. ﴾11﴿

12 . Ayet

فَمَنْ شَٓاءَ ذَكَرَهُۘ

١٢

12 . Meal

Dileyen ondan öğüt alır. ﴾12﴿

13 . Ayet

فٖي صُحُفٍ مُكَرَّمَةٍۙ

١٣

14 . Ayet

مَرْفُوعَةٍ مُطَهَّرَةٍۙ

١٤

15 . Ayet

بِاَيْدٖي سَفَرَةٍۙ

١٥

16 . Ayet

كِرَامٍ بَرَرَةٍؕ

١٦

13-16 . Meal

O, şerefli ve sâdık yazıcı meleklerin elindeki yüksek, tertemiz ve çok değerli sahifelerdedir. ﴾13-16﴿

17 . Ayet

قُتِلَ الْاِنْسَانُ مَٓا اَكْفَرَهُؕ

١٧

17 . Meal

Kahrolası (inkarcı) insan! Ne nankördür o! ﴾17﴿

18 . Ayet

مِنْ اَيِّ شَيْءٍ خَلَقَهُؕ

١٨

18 . Meal

Allah onu hangi şeyden yarattı? ﴾18﴿

19 . Ayet

مِنْ نُطْفَةٍؕ خَلَقَهُ فَقَدَّرَهُۙ

١٩

19 . Meal

Az bir sudan (meniden). Onu yarattı ve ona ölçülü bir şekil verdi. ﴾19﴿

20 . Ayet

ثُمَّ السَّبٖيلَ يَسَّرَهُۙ

٢٠

20 . Meal

Sonra ona yolu kolaylaştırdı. ﴾20﴿

21 . Ayet

ثُمَّ اَمَاتَهُ فَاَقْبَرَهُۙ

٢١

21 . Meal

Sonra onu öldürdü ve kabre koydu. ﴾21﴿

22 . Ayet

ثُمَّ اِذَا شَٓاءَ اَنْشَرَهُؕ

٢٢

22 . Meal

Sonra, dilediği vakit onu diriltir. ﴾22﴿

23 . Ayet

كَلَّا لَمَّا يَقْضِ مَٓا اَمَرَهُؕ

٢٣

23 . Meal

Hayır hayır o, Allah'ın kendisine emrettiğini yerine getirmedi. (İman etmedi.) ﴾23﴿

24 . Ayet

فَلْيَنْظُرِ الْاِنْسَانُ اِلٰى طَعَامِهٖۙ

٢٤

24 . Meal

Herşeyden önce insan, yediği yemeğine bir baksın! ﴾24﴿

25 . Ayet

اَنَّا صَبَبْنَا الْمَٓاءَ صَباًّۙ

٢٥

25 . Meal

Gerçekten biz, yağmuru bol bol yağdırdık. ﴾25﴿

26 . Ayet

ثُمَّ شَقَقْنَا الْاَرْضَ شَقاًّۙ

٢٦

26 . Meal

Sonra toprağı, iyiden iyiye yardık! ﴾26﴿

27 . Ayet

فَاَنْبَتْنَا فٖيهَا حَباًّۙ

٢٧

28 . Ayet

وَعِنَباً وَقَضْباًۙ

٢٨

29 . Ayet

وَزَيْتُوناً وَنَخْلاًۙ

٢٩

30 . Ayet

وَحَدَٓائِقَ غُلْباًۙ

٣٠

31 . Ayet

وَفَاكِهَةً وَاَباًّۙ

٣١

32 . Ayet

مَتَاعاً لَكُمْ وَلِاَنْعَامِكُمْؕ

٣٢

27-32 . Meal

Böylece sizin ve hayvanlarınızın yararlanması için orada taneler, üzümler, yoncalar, zeytinler, hurmalıklar, sık ağaçlı bahçeler, meyveler ve otlaklar ortaya çıkardık. ﴾27-32﴿

33 . Ayet

فَاِذَا جَٓاءَتِ الصَّٓاخَّةُؗ

٣٣

33-37 . Meal

bu meal diğer sayfada verilmiştir. ﴾33-37﴿